Bilindiği üzere, cerrahi veya ilaçlı yöntemlerle tedavi edilemeyen işitme kaybında en etkili yöntem, en kısa süre içerisinde işitme cihazı kullanılması ve bununla eş zamanlı şekilde işitsel rehabilitasyon eğitimlerine başlanmasıdır. Ancak çocuklarda bu durum daha kritik bir öneme sahiptir. Çünkü çocukların, nitelikli bilişsel gelişimlerinin sağlanabilmesi için her türlü çevre sesini işitebilmeleri ve zihinlerinde bu sesleri belirli kavramlarla eşleştirebilmeleri oldukça önemlidir. Bu nedenle çocuklarda erken tanı, doğru cihazlandırma ve rehabilitasyon fazlasıyla hassas bir yere sahiptir.

Bu çerçevede ebeveynlerin ve çocuklarla gündelik hayatta birebir iletişimi fazla olan bireylerin, örneğin; öğretmenlerin, dikkatli davranması gereken bazı konular mevcuttur. Bu kısmı iki başlık altında inceleyebiliriz: çocuğun işitme cihazı kullanımını kendisi kontrol edemeyeceği ve edebileceği dönem. Çocuk henüz motor gelişimini (el becerileri gibi) tamamlamamışsa, işitme cihazının ne olduğunun farkına varamayacak bir yaştaysa, işitme cihazının pil değişimi, temizliği gibi gündelik gereksinimleri yerine getiremeyecek durumdaysa birincil sorumluluk ebeveynlerdedir. Cihazın filtre ve hortum temizliğinin sağlanması, işitme uzmanının önerdiği aralıklarla kulak kalıplarının değiştirilmesi, cihaz pilinin kontrol edilmesi ve bittiyse yenilenmesi, düzenli takip-ayar kontrollerinin yapılması gibi her türlü konuda ebeveynler dikkatli davranmalı ve sürecin doğru yönetilebilmesi adına işitme uzmanları ile yakın iletişimde kalmalıdır.

Çocuğun motor becerileri, işitme cihazlarını kendi kendine takıp çıkarabileceği durumdaysa; pil ve filtre değişimi, hortum ve kulak kalıbı bakımı ve temizliği gibi konularda kendisi sorumluluk alabiliyorsa, ailesinin ve öğretmeninin süreçte kendisine gereken noktalarda destek sağlaması hassas bir öneme sahiptir.

Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta; akran zorbalığı gibi olaylara karşı farkındalık geliştirebilmektir. Öğretmenin ve ebeveynlerin, çocuğun yakın çevresindeki bireylerle ve arkadaşlarıyla olan iletişiminde, aşırı kontrolcü bir tavır geliştirmeden, çocuğun sosyal kimliğine zarar vermeden çevresiyle iletişimini uzaktan takipte olmaları, gerekli durumlarda çocuğun arkadaşlarına ve/veya arkadaşlarının ebeveynlerine, çocuklarının işitme cihazı kullanımına yönelik gerekli bilgilendirmelerde bulunmaları iyi bir önlem olabilir.

Çocuğun işitsel ve dil becerilerinin doğru gelişimi adına yalnızca işitme cihazı kullanması yetmez. Doğru bir rehabilitasyon programına dahil olması, cihazlarını kullanım sıklığını koruması, cihaz bakım ve temizliğine önem vermesinin yanında, cihazları ile uyumlu yardımcı dinleme sistemlerini kullanması da faydalı olacaktır. Yardımcı dinleme sistemleri özellikle sınıf gibi kalabalık ortamlarda çocuğun öğretmenini dinleme performansını artıracak, bu da okuldaki başarısını olumlu yönde etkileyecektir.

Çocuğunuzun işitme kaybı ile uyumlu şekilde cihazlandırılması, cihaz bakımlarının doğru yapılması, gerekli ayar ve kontrollerin belirli sıklıklarla tekrarlanması, doğru yardımcı dinleme sistemleri ile işitsel gelişiminin desteklenmesi hakkındaki her türlü sorunuzu işitme uzmanınıza danışabilir, çocuğunuzun işitsel ve dil gelişiminin doğru şekilde sağlanmasına katkıda bulunabilirsiniz.

 

Odyolog 

Nurdan Kara